Vakıflar Haftası ve OkmeydanıZ. Metin Ateş - 30 Nisan 2010 Cuma Önümüzdeki Mayıs ayının 2. haftası "Vakıflar Haftası" olarak
kutlanacak.
Eminim, "Vakıf" deyince, Fatih'in nazarımızdaki en değerli
vakfiyelerinden Okmeydanı Atıcılar Tekkesi hatırımıza gelir
içimiz cız eder.
Bakın kaynaklarda vakıf taşınmazları için ne denmiş, Şinasi Acar
İstanbul'un Nişan Taşları adlı kitabında aktarıyor:
“Vakfiye vakfedilen mülk satılamaz, bağışlanamaz, miras
olarak alınamaz, kimse ona müdahale edemez; Allah'ın mülkü
sayılır, bu nedenle vakfiye koşullarına padişahlar bile
karışamaz; mülk yalnız ve ancak vakıf koşullarına göre
kullanılır”
Dahası Fatih'in amacı dışında kullanılan vakfiyeleri için
fermanlarında "değiştirenler" için lanetler ve beddualar ettiği
de yazılıdır.
Hal böyleyken 19.7 .2003 tarih ve 25173 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan 4916 sayılı kanunun 9. maddesindeki “Vakıflar Genel
Müdürlüğüne veya mazbut vakıflar ile kamu kurum ve kuruluşlarına
ait, üzerinde toplu yapılaşma bulunan taşınmazlar, Hazine'ye ait
taşınmazlarla trampa edilebilir” hükmüne göre Okmeydanı
arazisinin, bir başka yerdeki Hazine arazisi ile takası mümkün
hale gelmiştir. Nitekim bu yasaya dayanılarak Vakıflar Genel
Müdürlüğü ile Maliye Bakanlığı arasında 11.6.2004 tarihinde
imzalanan protokolle, takas gerçekleşmiş ve Okmeydanı arazisinin
Hazine'ye devri karara bağlanmıştır.
Sonuç; geçmişte Okmeydanı'nı talana açık bırakan, talan eden,
bugün talan edilmişi takas eden her bir ademoğlu sorumludur,
ağır vebal altındadır. Gerisine yorum düzmek siyasete girer.
Bizim işimiz Okmeydanı'nı geri döndüremesek de yapılanı
unutmamak, unutturmamaktır.
Z. Metin Ateş yazıları
|
|