-
Bilek kalınlığında düz ve budaksız akçaağaç sürgünü
arayın. Böylelikle bulamayacaksınız ve yay yapamayacaksınız. Çünkü kimse onu
sizin için dikip 3 yaşında iken budayıp 5 yıl bekleyip sonrada yerden 60 cm
yükseklikte kesmemiştir. Oysa kalın bir akçaağaç kütüğü dahi işinizi
görecektir. Budaklı kısımlar 60 cm lik bir parçaya engel ise budaksız
kısımları ulayarak 5 parçalı yay yaparsınız.
-
Türkiye de balık tutkalı bulmaya çalışın. Tahmin
ettiğiniz gibi bulamayacaksınız. Boynuzu nasıl yapıştıracağınızı kara kara
düşüneceksiniz. Ama boynuzu Çega tutkalı ile yapıştırıp üstüne de çega
emdirilmiş sinirlerle sargı yaparsanız iyi kötü bir yayınız olacaktır. Ben
öyle yaptığım ilk yayımı insan azmanları güç denemesi yapıp kırana kadar
kullandım.Yayın balığının hava kesesinden tutkal yapmak ta diğer bir
seçeneğiniz olacaktır. Bu metodu İzmirli kemanger Cem Dönmez beyefendi
önermiştir. Süleyman Ulaşoğlu'nun hazırladığı tutkalı azmayiş yayımızda
başarıyla kullandık.
-
Ağaçları illaki kaynatarak bükmeyi deneyin. Ben öyle
yapmış ve dünyanın ağacını kırmıştım. Neredeyse hırsımdan ağlayacak hale
gelmiştim. Kemanger arkadaşım bu işi öğrenmenin 5 ayını aldığını
söylediğinde ise kaynatma işinden vazgeçip buharla bükmenin yollarını
aradım. Buharla bükmek, benim için hem daha kolay hem de daha az vaktimi
alan bir işlem oldu.
-
Akçaağaç ve akasya dışında ağaç kullanmaya heves edin.
Akçaağaç malum, akasya da Çin yaylarında kullanılmış bir ağaçtır ve
tescillidir. Ama biz meraktan bir dişbudağa Türk yayı ol dedik. Asa gezinde
kırılırken Süleyman Ulaşoğlu'nun hüznünü görseniz böyle gariplikler
yapmazdınız.
-
Hemen ciddi bir menzil yayı yapmaya heves edin. Ben de
buna sanki kendim yapabiliyormuşum gibi destek olayım. Eğer ilk defa ve hiç
bilgi birikiminiz olmadan buna kalkışırsanız daha yayın yapımını okurken
yorulacak ve belki vazgeçeceksiniz. Nitekim bana yay yapımını öğrenmek için
mesaj atan en az üç kişi ilk dokümanları okuyunca arazi oldular. Bir daha
kendilerinden haber alamadım. Ancak dünyadan el ayak çekip kendilerini dine
adadıklarını veya bir deve alıp Çince öğretmeye çalıştıklarını tahmin
ediyorum. Oysa bu arkadaşlara önce kepaze, sonra bir azmayiş ve sonra bir
puta ve nihayetinde menzil yayı yapmayı tavsiye etseydim belki de şu an
hepsi de gavsi olacaklardı.
-
Kabzayı sala üçgen geçme yapmak yerine kolaya kaçıp sala
üstten yapıştırın. Yaygın olarak kullanıldığını gördüğüm bu metotta bir süre
sonra sinirler kabza başlangıcından hemen sonra kazan kaldırıp
havalanacaklardır. Bu süre yayı ne kadar kullandığınıza ve kabzanın sala ne
kadar yumuşak bir geçişle bağlandığına göre uzun veya kısa olacak ama
mutlaka olacaktır. Eskiler bu nedenle kabza geçmeyi icat etmişlerdir. Bu
tembelliği ilk iki yayımızda yaptığımız için yayların ömrünü uzatmak için
daha sonra kabza arkasına çelikten veya boynuzdan takviyeler koymak zorunda
kaldık.
-
Eğri büğrü yerli boynuzlar kullanın. Bir kere keserken
nerden bulaştığınıza yanacaksınız. İkincisi ise düzeltmek için bir çok kez
ısıtmak zorunda kalacaksınız. Bu sırada boynuzu yakarsanız asa gezinde en
son hatırladığınız çatırrrr diye bir ses olacaktır. İnatçı ben paraya kıyıp
Almanya'dan düz boynuz getirtmediğim için bu sesi iki kez duymuşumdur. Allah
sizden esirgesin iki aylık emeğin ve bir yıllık beklemenin sonucunda bu sesi
duyacağınıza, bir ayı olun uçurumdan yuvarlanın derim.
-
ATARN'dan
birine inanın ve boynuzun yan kısmını da atalarımızın kullanmadığını
bildiğiniz halde siz kullanın. Allah iyiliğimi versin ki çok güzel bir yayım
da boynuz asa gezinde delamine oldu. Yayı kız yayı haline getirmek zorunda
kaldık.
-
Yayı asa gezinde kurulu bırakıp eve gidin. Gece iş
hanının kaloriferi kapanacak ve hava soğuyacaktır. Sabah lay lay lom
geldiğinizde yayınızın gece kasılıp infilak ettiğini görürseniz bu yazıyı
hatırlayıp acı acı gülümsersiniz. Aynı olayı bir yayı tepeliğe alırken de
yaşadım. Tam bastırıyorduk ki kayınbiraderim sigara dumanı çıksın diye buz
gibi havada pencereyi açtı. Bu işi pencerenin önündeki tezgahta yapıyorduk.
Soğuk havayı yiyen sal anında kırıldı. Ne olduğunu bile anlamadık. Oysa
eskiler bu işi yazın ve güneşin hararetli günlerinde yapın diye yazmışlar.
Akılsız adamlarız vesselam.
-
Yayı iyice kurusun diye halka halinde iken arabanızın
arka paneline koyup diyar diyar gezdirin. Sonra da asa gezinde gezlerken
sinir katmanlarının nasıl güzel bir şekilde birbirlerinden ayrıldıklarını
hayretle temaşa edin. Oysa eskiler “yerden bir zirai mimari yüksekte asın”
diye bar bar bağırmışlar. Dinlemez misin büyük sözü...